3 Eylül 2012 Pazartesi

ABUGANNUŞ KEBABI

     
      Sevgi Öner öldü mü ?
    Yemek Sevgim kaldı mı?
    Diye soranlar , hayır ölmedim. Yaşıyorum. Amma velakin internetim ölmüştü :)) Ayrılık sebebim budur...
    Herneyse uzun hikaye. Onun için bunu es geçiyorum. Tabi istemeden Ramazanı da es geçmiş oldum. Çoooook üzgünüm...
    O güzel mi güzel iftar sofraları mazi oldu. Koskoca Ramazan ayında ne iftar sofraları ne ziyafetler geldi geçti de ben sadece bir tanesini çekebildim. (Bu tariften sonra  paylaşacağım inşaallah.) Neden bir tane derseniz söze şu cümleyle başlamak isterim : Yahu ne zormuş İftar sofrasını çekmek.
    Birincisi, yemek saati saniyesi saniyesine belli olduğu için zamanlamayı denk getirmek çok zor.
    İkincisi, etrafta aç gözlerle seni takibe alan konukların rasatında çekim yapmak  elini ayağını birbirine dolandırıyor.
    Üçüncüsü , hızla çekim yaptığın resimlere sonradan bakınca çokta iyi olmadığına karar veriyorsun ve yayınlamaktan vazgeçiyorsun ne yazıkki :((
    Vs.... vs.... Bu konuya iftar sofrasını yayınlarken tekrar döneriz.
    Geçelim  abugannuş kebabına. Adıyaman'da kaldığım zamanlar sık sık yaptığım Antep yemeği. Antep demişken sevgili arkadaşım Teknur'cuğumu da anmadan geçemeyeceğim.  Antep'li arkadaşımı arayıp destur almalıydım amma ben haddimi aşarak kendi bildiğim haliyle yayınlayacağım. Artık Tekocuğum ya da başka bir antepli ararda - yahu Sevgi bu nasıl abugannuş kebabı , şaşırdın mı sen?...- derse eğer ,ben de O'na - hööööst madem beğenmedin sen yap ta görelim doğrusunu!...- derim:))) Di mi ama.


kebab , yemek ,


            malzemeler:

  •             3-4 adet patlıcan
  •             3-4 adet sivri biber   
  •             4-5 adet domates
  •             2-3 diş sarımsak
  •             400 gr. jülyen doğranmış yumuşak et
  •             rendelenmiş kaşar peyniri


           yapılışı:
          

  •            Patlıcan , sivri biber , domates ve sarımsakları güzelce közle.
  •            Közlenmiş sebzeleri doğrayıp tuz ve zeytinyağı ile ve arzunuz dahilinde acı biberle tatlandırıp tepsiye yerleştir.Ben bunun tek kişilik güveçler kullanmayı tercih ediyorum.
  •           Etleri çok az zeytinyağı ile soteleyip sebzelerin üzerine paylaştır.
  •          Rendelenmiş kaşarları da ekleyip 180 derecede ısınmış fırına sürüp kaşarlar eriyinceye kadar pişir.
  •          Yemeğimiz hazırdır. Hem sağlıklı hem de hafif. Afiyet olsun.
  •          

         
    

19 Temmuz 2012 Perşembe

ELMALI PARFE



               Biz tatlıdan vazgeçemeyiz. İster yaz olsun isterse kış... Açken ya da tokken her zaman ve her durumda isteriz de isteriz....
          Hele de ben ... Çikolatasız ve tatlısız yapamam.
          Yazın buzluğumda eksik etmediğim , beni ve yiyen herkesi ziyadesiyle mutlu eden  yaz mevsiminin favori tatlısı. Evet bugünki tarifim; buz gibi parfe... 
           Ramazanda da güllaca rakip olacağını düşündüğüm parfe çeşitlerinden ilki elmalı ve bol fındıklı olanı tarif etmeye çalışacağım. İlki diyorum çünkü anlatacağım daha birçok parfe tarifim var... Onlara da sıra gelecek inşallah. 
           Kışın pasta formunda yapmayı tercih ettiğim parfenin yapması da oldukça kolay.


         malzemeler:

  •          3 poşet krem şanti
  •          2 buçuk su bardağı süt
  •          2 paket sade petibör bisküvi
  •          1 limon kabuğu rendesi
  •          3 adet sarı elma
  •          1 su bardağı iri kıyılmış fındık



         yapılışı:

  •          Krem şantiyi süt ile hazırla.
  •          İçine ufalanmış bisküvileri , limon kabuğu rendesini ve fındıkları ekleyerek iyice karıştır.
  •           Son olarak soyup küp küp doğradığın elmalarıda ekleyerek karıştır.
  •          Şekilli ya da düz bir tepsiye (ben silikon tepsi tercih ederim , böylece parfem yapışmadan kolaylıkla çıkabiliyor. Eğer borcam kullanmak istersen altını streç filmle kapla)  yerleştirip önce dolapta 1 saat sonra da buzlukta en az 2 saat bekletip servise al.
  •         Servis öncesi 200 gr. bitter çikolatayı ben mary usulü eritip parfenin üzerine dök. Ve bir miktar fındık kırığı ile süsle.
  •          Afiyet olsun.

         
          
         
          

5 Temmuz 2012 Perşembe

SUCUKLU MUFFİN

sucuklu muffin , tuzlu muffin , tuzlu kek , hamur işi
 
        malzemeler:

  •      3 yumurta
  •      3 tepeleme yemek kaşığı yoğurt
  •      1 çay bardağı sıvıyağ
  •      1 küçük patates
  •      yarım kangal sucuk
  •      1 paket kabartma tozu
  •      un
  •      tuz



     yapılışı:
     

  •      Yumurtaları bir çay kaşığı tuz ile iyice çırp.
  •      Yoğurt ve sıvıyağı kat.
  •      Un ve kabartma tozunu eleyerek ekle. Kıvamı kekten daha koyuca olacak.
  •       En son çok minik doğradığın patatesleri ve daha irice doğranmış sucukları ekleyip karıştır.
  •       Muffin kalıplarına paylaştırıp 180 derecede önceden ısıttığın fırında 25- 30 dakika pişir. Yaklaşık 16- 18 adet muffin oluyor.
  •       Afiyet olsun.

28 Haziran 2012 Perşembe

FIRINDA SEBZE VE KIZARMIŞ BAGET BULUŞMASI

                   
             Saat 23-00 . Oğlum , arkadaşı ve ergenlik arefesindeki kızım yine açlar. Yine diyorum çünkü mütemadiyen acıkan bu üçlüye 3 öğün yetmiyor artık. Sürekli aç olmaları yetmiyormuş gibi bir de yemek seçmeleri işimi bihayli zorlaştırıyor:))
             Onlara kalsa sürekli patates kızartması yiyecekler. Ama ben sadece karınlarının doymasını değil sağlıklı beslenmelerini de istiyorum. Bu durumda fırın yemekleri her zaman kurtarıcım olmuştur. Tadıyla kızartmayı aratmayıp kısmen daha sağlıklı olmasıyla gönlümü kazanan ve ayrıca yapması kolay olması sebebiyle de tercih sebebim olan fırın yemekleri.... Sizi çok seviyorum:)
             Ve hamarat Sevgi , aç ergenleri doyurmak için mutfağa girer. Sadece 15 dakika kalıp sonrasında 30 dakika tv. izler , masayı hazırlar . Veee elinde kocaman bir tabakta bol sebze ve kızarmiş tavukla arz-ı endam eder.
            Aç ergenler artık mutlu ergenlerdir. 
            Ve Sevgi mutlu annedir.
            Huzurla uyumaya gidebilir...


fırında sebze kızartması , tavuk kızartması



  •             Taze patatesleri iyice yıkayıp ikiye böldüm.
  •             Kabakları da aynı şekilde önce boyuna sonra enine ikiye böldüm.
  •            Domatesleri ve sivri biberleri de ikiye bölüp tüm sebzeleri sadece tuzla harmanlayıp yağlanmış fırın tepsisine kabuk kısımları yukarıda kalacak şekilde dizdim.
  •            Tavuk bagetleri  tuz, karabiber , bol köri ile harmanlayıp onları da tepsiye dizdim.
  •            200 derece önceden ısıttığım fırında 35-40 dakika pişirdim.
  •            Sebzelerin pişip pişmediğini kürdanla kontrol ederim. Eğer kürdanı batırırken biraz sertlik hissedersem fırın ısısını biraz azaltıp pişirmeye devam ederim. Böylece üst kısımları  yanmadan pişirme işlemini tamamlamış olurum.

           
              

26 Haziran 2012 Salı

SEVDA'DA KAHVALTI

davet sofrası , kahvaltılık ,
 

             Yine Göktürk yollarındayız.Yine yolun ucunda bizi güzel mi güzel bir kahvaltı sofrası beklemekte...
             Sevda'ya gidişlerimiz her zaman daha bi heyecanlandırır bizi. Bi kere asla yalnız gitmeyiz, bütün aile toplaşır öyle gideriz. 1 veya 2 araba oluruz bazen de 3. Yolumuz uzun olunca haliyle erkenden çıkarız yola. Uzun dediysem öyle 4-5 saat değil tabii. Trafik yoksa 30-35 dakika . Bize uzun gelen bu mesafe, bütün günü ve bazen geceyi de orda geçirme bahanemiz :))
           Sevda'ya giderken beni ekstradan heyecanlandıran iki sebebim var. Birincisi yolun Hasdal'dan Göktürk'e kadar olan kısmı. Yemyeşil orman içerisinde geniş ve nispeten sakin olan bu yolda araba sürmek bana inanılmaz keyif veriyor. Ve acıktırıyor:) İkincisi ise organik beslenme konusunda pek becerikli olan kardeşimin kahvaltısında eksik etmeyeceğini bildiğim manda sütü ve kaymağı. Yakın köylerden Enişteme saatlerce dil döküp gitmeye razı ederek aldığı sütü evde kendisi kaynatıp hem kaymağını alıyor hem de yoğurt yapıyor. Zahmetini onlar çekiyor kaymağını yemek bize düşüyor:))  Ve yemeye doyamadığım bu kaymak sayesinde en az yarım kilo daha ağırlaşmış olarak evime geri dönüyorum:))

peynirli muska börekleri:
peynirli muska böreği
    Çıtır çıtır 



     Sevimli



     Lezzetli




     Gösterişli




kıymalı muska börekleri:
cevizli ve kıymalı börek


Bunlar da çok ama çok güzeldi.
Hele kıymaya katılan cevizler inanılmaz lezzetli yapmıştı börekcikleri.


iç malzemesi:

  • 300 gr. kıyma
  • 1 kuru soğan
  • 100 gr. ceviz içi
  • maydanoz
  • 1 yemek kaşığı salça
  • tuz -pul biber- kara biber



yapılışı:


  •        Sıvıyağda minik doğranmış soğanları kavur.
  •        Kıymayı ekleyip kavurmaya devam et.
  •        Salçayı ekleyip çevirdikten sonra tuzunu ve baharatını arzuna göre ekle ve pişirme işlemini sonlandır.
  •        Doğranmış 1 avuç maydanoz ve cevizleride ekleyip karıştır.
  •        Ilınan içten  3 parmak eninde şeritler halinde kesilmiş yufkaların ucuna birer kaşık koyarak muska şeklinde katlayıp sıvı yağda kızart. 
  •        Afiyetle ye.

       sebze kızartması:
domates soslu sebze kızartması
    
   Kızartmalar neden bu kadar güzel olur ? 


       Güzel olan her şey neden sağlığa zararlı olur?


       Yerken bize bu kadar keyif veren şey zarar vermez diyerekten birbirimizi avuttuk ve domatesli , sarımsaklı sosla daha da lezzetlenen kızartmaları hemencecik bitiriverdik:))   
        
kahvaltılık

       

18 Haziran 2012 Pazartesi

KAHVALTIDA BULUŞALIM

davet sofrası , kahvaltı masası
             Kahvaltı en sevdiğim öğündür. Helede muhabbeti güzel kendisi güzel arkadaşlarımın eşlik ettiği kahvaltıların tadına doyum olmaz . Bütün günü  sofradan kalkmadan geçirebilirim... Neredeyse yaniii:))
          Resimdeki masa tıpkı bahsettiğim gibi dostlarımla uzun uzun oturup muhabbet ettiğimiz kahvaltı buluşmamıza ait.. Taaa Iğdır'dan gelen Zeynep abla Afife ,Şeyda ve Mukaddes'le kahvaltıda buluştuk. Elif'in yaramazlıkları Asya'nın tüm huysuzluklarına rağmen gayet güzel bir gün geçirdik... Günler öncesinden kararlaştırdığımız buluşmamızın eksik üyeleride vardı tabi. Soma'dan sevgili Hülya abla ve Ankara'dan Serpil abla...
         Şimdilerde herbiri bi yerde olan bu grup üyeleri bir zamanlar Iğdır'da yaşar;  sık sık bir araya gelir, keyifli zamanlar geçirirdi.Hele de sabah kahvesinde buluşmalar ve bi türlü ayrılamayıp gece yarılarına kadar muhabbetin dibini bulmalar en büyük klasiğimizdi....Hey gidi günler hey...
         Bu kahvaltıda buluşma fikri hepimizin çok hoşuna gitmişti ama ne yazıkki Serpil ablanın işleri , Hülya ablanın bitmek bilmeyen düğün hazırlıkları nedeniyle onlarsız buluşmak durumunda kaldık. Bu nedenle buruk ama yine de çook ama çoook güzel bir günü belleğimize yerleştirdik. Bi dahaki sefere eksiksiz buluşmak ümidiyle....




        Bu da kibar konuklarımın getirdiği papatya buketi ve tabi yanında güzel bir pasta ile...                                                          



kızarmış ekmekler
       Yumurtalı ekmekler özellikle Afife'nin favorisi oldu.
      Şahsen ben de bayılırım bu ekmeklere. Hele de bolca bayat ekmek birikmişse mutlaka yaparım ve bu duruma en çok  Ayşegül   sevinir.
      Bilmeyenler için özetliyeyim:dilimli bayat ekmekleri önce süte sonra çırpılmış yumurtaya batırıp kızartıyorum.Bazen ince doğranmış maydanoz eklerim.


Peynir fondüde kuymak yapmak çok pratikti hem de çok şık bir sunum oldu. Kuymağımız kahvaltı boyunca sıcacık kaldı .
  3 yemek kaşığı tereyağında 3 tepeleme yemek kaşığı mısır ununu hafif kavurdum. 1 su bardağı su ekleyip pişirdim. Son olarakta bolca peynir ekledim. Bu kuymak tamamen kendi damak tadıma göre yorumladığım tarifimdir. Ben sadece bir çeşit değil çeşit çeşit peynirler eklerim. Bu hali daha çok hoşuma gidiyor.


                    patatesli pizza:


ara sıcak , pizza
     

  •           Önce patetesleri haşladım.
  •           Yuvarlak yuvarlak orta kalınlıkta dilimledim. 
  •           Tereyağında tuz ve kırmızı biberle hafif kavurup tepsiye dizdim.
  •           Sucukları ve ince dilimlenmiş domatesleride üzerine dizdim.
  •           Üzerine rendelenmiş mozarella ve kekik döküp 180 derecede ısınmış fırında üzeri kızarana dek beklettim. Ben yanmaya dayanıklı olduğu için mozarella tercih etsem de kaşar peyniri de aynı işi görecektir.
  •          Kahfaltıda tercih ettiğim bu tarifi, çay saatlerinde ya da ara sıcak olarak yemek davetlerinde rahatlıkla kullanabilirsiniz.
  •          Biz afiyetle yedik size de afiyet olsun....

"





          

17 Haziran 2012 Pazar

TAHİNLİ KURABİYE

            Yaz geldi ....Beraberinde rehavet , uyuşukluk ve bol misafir getirdi :)) 
            Misafirler baş tacı . Hele de 1500 km. öteden geliyorlarsa daha çok itina daha çok ilgi ve tabiki daha çok  ikramı hak ediyorlar . Bu nedenle yaz sıcaklarının neden olduğu rehaveti bir kenara bırakıp , atom karınca moduna isteyerek ve severek girdim. Girdim girmesine de bunun bloguma bir faydası oldu mu ? Tabikide olmadı...Misafirlerin gelmesiyle güzel güzel yemekler yapar yayınlarım diye düşünüp sevinmiştim ama ne yazıkki yayınlama kısmını hayata geçiremedim. Her şey o kadar hızlı geliştiki yayınlama bir yana fotoğraf çekmeye bile fırsatım olmadı. Gündüz bol bol gezince akşam yemeklerini gece yarısına doğru yer olduk....Böyle zamanlarda hep günler 48 saat falan olsun istemişimdir:))    
           Evet  bol çocuk, bol bebek, bol muhabbet  ve bolca gezi planları , yeme ve içme ile dolu dolu geçirdiğim bir haftanın sonunda sevgili bloğumun payına sadece bir kurabiye düştü. Ama ne kurabiye.... Tahinli, bol cevizli ağızda eriyen, yapması kolay enfes bir kurabiye. Hazırlaması 10 dakika pişirmesi 10 dakika...
Son dakikada haber veren misafirlere hazırlayıp gururla sunabileceğiniz harika bir tarif. 


cevizli kurabiye


         malzemeler:


  •          1 su bardağı un
  •          yarım su bardağı pudra şekeri
  •          yarım su bardağı tahin
  •          yarım su bardağı ceviz içi
  •          yarım su bardağı sıvı yağ


        yapılışı:


  •         Un , pudra şekeri, tahin ve sıvı yağı iyice karıştırıp iri kırılmış cevizleri ekle.
  •         Kıvamı hafif  cıvık olacak.
  •         Yağlı kağıt döşenmiş tepsiye birer kaşık dolusu hamurdan dökülür. Ortalama 15 adet kurabiye olacak şekilde paylaştır.
  •         170 derecede önceden ısıtılmış fırında 10 dakika pişir. Kurabiyenin kalınlığına bağlı  olarak pişme süresi 1 dakika eksik ya da 2 dakika fazla olabilir.
  •         İlk etapta fazla yumuşak gibi görünse de soğudukça kıvamını buluyor.
  •         Afiyet olsun. 
  •     not: kıvamı çok cıvık olursa 1-2 kaşık un eklenir.   

5 Haziran 2012 Salı

SİRUN

yemek sevgim
        Ne güzel görünüyorlar değil mi? Sanki yanyana dizilmiş beyaz güller gibi...    
       Bunlar fırına girmek için bekleyen, sirunun ana malzemesi olan yufkalar...   Eskiden annem bu yemeği lavaş ekmekle yapardı. Evimiz mis gibi kızdırılmış tereyağı kokardı o gün.  Hepimizin bayılarak yediği geleneksel sirun yemeğini birazcık modernize ederek pişirmeye devam ettim. Bana çocukluğumu ve baba evindeki kalabalık ve şen şakrak günlerimizi hatırlatan bu yemek çocuklarıma da gelecekte aynı hisleri yaşatır mı bilmem ama , şimdilerde itirazsız yedikleri ender yemeklerden biri olması sebebiyle hepimizi yeterince mutlu ediyor.
           Ayrıca yapması o kadar kolay o kadar kolay ki bıraksam Asya bile pişirebilir yanii:)) 
aperatif , meze , yoğurtlu yufkalar
           
         malzemeler:



  •          3 adet yufka
  •          sıvı yağ
  •          sarımsaklı yoğurt
  •          3 yemek kaşığı tereyağı
  •          kırmızı toz biber
  •          pul biber



        yapılışı:



  •         Yufkaları ortadan ikiye ayırıp üzerini sıvıyağ ile yağla.
  •         Dar ucundan başlayarak ne sıkı ne de gevşek olmayacak biçimde rulo yap.Rulo yapmadan önce bombeli yan ve uç kısımlarını hafifçe içe katlayarak dikdörtgen formu verirsen eğer daha düzgün rulolar elde edersin.
  •         Elde ettiğin uzun ruloları 3 parmak genişliğinde keserek yağlı tepsiye yerleştir.
  •         180 derecede ısıttığın fırında 20 -25 dakika pişir.
  •         İyice kızaran ruloları servis tabağına alıp üzerine sarımsaklı yoğurdu dök.
  •         Son olarakta tereyağında kızdırılmış pul ve toz biber karışımını dökerek sıcak sıcak servis yap.
  •         Hem yemeklerle beraber hem de çay saati ikramları ile sunulabilecek kolay ve çok lezzetli bir tarif.
  •         Henüz beğenmeyen çıkmadı:))



      
     

28 Mayıs 2012 Pazartesi

FIRIN TAVUK


   

           Bazen  ne pişireceğime bir türlü karar veremem. Buzdolabını açıp açıp bakar, sonra kilere bir göz atarım. Olmadı internette yemek tarifleri arasında kaybolur giderim. Ama ne çare? Zaman geçtikçe , ben tariften tarife atladıkça  kafam iyice karışır , yemek yapmaya isteğim kalmaz , hevesim kaçar , falan filan...
          Yine böyle bir kısır döngüde çırpınıp duruyorken şöyle bir şey yaptım: Elimi buzluğa uzatıp bakmadan bişey aldım . Aldığım şey tavuk bagetti. Sonra dolap kısmına baktım sadece patlıcan vardı ve birazda mantar. Domates bile yoktu. Neyseki biraz kuru domatesim vardı... Fazla kafa yormadan tavukları tuzlayıp ve tabi bolca baharatlayıp tencereye dizdim kısık ateşte pişmesi için bıraktım. Patlıcanları minik küpler halınde doğrayıp az yağda kavurdum. Borcama aldım. Mantarlarıda doğrayıp soteledim hoooop onlar da patlıcanların üzerine. En son az sıvıyağında 2 diş sarımsak 1 kaşık salça kavurup ,suda bekleterek yumuşattığım domates kurularını da ekleyip biraz su ve tuz ilavesiyle sosunu da hazırladım. Pişen tavuk bagetleride tepsinin üzerine dizdikten sonra sosu tüm malzemenin üzerine gezdirerek 200 derecede ısıttığım fırına attım . 
yemek sevgim , tavuk


      15 dakika sonra üzeri nar gibi kızarmış tavukların arz-ı endam ettiği fırın yemeğim hazırdı.
      Günün önermesi: Bazen çok düşünmek iyi sonuçlar vermez, harekete geçmek gerekir:))


      

18 Mayıs 2012 Cuma

KURU DOLMA

           Şu dolmalara bakıpta iştahlanmamak , iştahlanıpta yememek , yiyipte kilo almamak mümkün müdür???????????


dolma , kuru patlıcan dolması , sarma






           Lezzeti görüntüsü gibi fevkaladenin fevkinde:)))) Onun için fazla lakırdıya gerek yok direk tarife geçelim. 


          malzemeler:
         

  •          15-20 adet kuru patlıcan ve biber ve istenirse yaprak
  •          200 gr. kıyma  (tercihen satır kıyması )
  •          200 gr. kuyruk yağı
  •          1,5 su bardağı pirinç
  •          3 adet orta boy kuru soğan
  •          2 çay bardağı sıvı yağ
  •          2 adet domates
  •          2 adet sivri biber
  •          1 yemek kaşığı salça
  •          1 yemek kaşığı sumak
  •          yarım demet maydanoz
  •          nane karabiber pulbiber



         yapılışı:
         

  •          Öncelikle kuruları iyice yıkayıp kaynayan suya atıp haşla. Biberler yaklaşık 5 dakika patlıcanlar ise 15 dakikada istendiğim kıvama gelmiş oluyorlar.
  •          Et ve kuyruk yağını kasapta satır kıyması şeklinde doğrat. Ya da kendin bıçakla minik minik doğrayarakta aynı sonucu elde edebilirsin.
  •          Soğanları , domates ve biberleri minik küpler şeklinde doğra.
  •          Maydanozu ince ince kıy.
  •          Pirinçleri güzelce yıka.
  •          Tüm malzemeleri iyice karıştırıp yağını tuzunu ve arzuna göre miktarını ayarlayacağın baharatları (sumak , nane, pulbiber, karabiber ) ekle.
  •          Kuruları yarısı dolacak şekilde doldurup ağız kısmını birbirine yapıştırarak kapat.
  •          Aynı şekilde yaprakları da sarabilirsin.
  •          Tencereye dolmaları doldurduktan sonra üzerine bir tabağı ters çevir. Biraz sıvı yağ gezdirip üzerine ekşili soğuk su dök. Su malzemenin üzerini geçmeyecek kadar olmalı. Ben 1 çay bardağı tane sumağı bekleterek hazırladığım ekşili sudan ekliyorum. Çok daha güzel oluyor. Tane sumak olmazsa eğer limon tuzu ile de hazırlayabilirsin. 
  •          Önce harlı ateşe koy , kaynamaya başlar başlamaz küçük gözde yarım ateşle tam 1 saat pişir.
  •          Afiyetle ye.       


7 Mayıs 2012 Pazartesi

REVANİ

          Bugün sizlere çok güzel bir revani tarifim var. Bu tarifi 2 yıl önce bir arkadaşımdan almıştım. O gün bugündür revani dendi mi asla başka tarif denemem. Hem sonucu çok yüz güldürücü hem de hazırlaması çok kolay. Aslında keki diğer klasik revaniler gibi hazırlanıyor.Kolaylık şurubunda. Nasıl mı?Hemen anlatayım. Bu revaninin şurubunu kaynatmıyoruz. Evet evet yanlış duymadınız. Şurubu kesinlikle kaynatmıyoruz. Böylece kıvamı tuttu mu tutmadı mı endişesi yok.... Şurubu soğutmak gibi bir uğraş yok.... Şurubun tencere yanlarına ya da ocağa damlamasıyla oluşan zamk gibi lekeleri temizleme derdi yok.... Yok ta yok... Ne kadar güzel di mi:)
          Olur mu acaba dediğinizi duyar gibiyim. Olur olur . Ben denedim oldu , yıllardır da oluyor. Aslında ben de tarifi ilk aldığımda  -olur mu canım öyle şey? dedim. Hatta arkadaşım  beni inandırmak için uzun uzun dil döktü. Yinede gidip gelip aynı soruyu sorup durdum. Sonunda azarı işitince sormaktan vazgeçtim ve o gün denedim. Hiçte pişman olmadım. Tam tersine çok memnun kaldım. Eminim sizde çok memnun kalacaksınız.

haşhaşlı revani
   


      malzemeler:

  •       4 yumurta
  •       4 kahve fincanı şeker
  •       1 kahve fincanı yoğurt
  •       1 kahve fincanı sıvı yağ
  •       3 kahve fincanı un
  •       3 kahve fincanı irmik
  •       1 paket kabartma tozu
not: türk kahvesi fincanı olacak.
      şerbeti için:
             

  •       3 su bardağı toz şeker
  •       3 su bardağı içme suyu
  •      1 paket vanilya



       yapılışı:

  •        Öncelikle şerbet için şeker , su ve vanilyayı karıştırıp bir kenarda beklet.Revaninin kekini hazırlarken ara sıra şerbeti karıştırarak şekerin iyice erimesini sağla.Asla pişirme yapa.....Şerbet hazır.Geçelim kekine:

  •        Yumurta ve şekeri köpürtene kadar iyice çırp.

  •        Yoğurt ve sıvı yağı da ekleyip karıştır.

  •        Un , irmik ve kabartma tozunu birlikte eleyip sıvı karışıma ekle ve çok fazla olmamak kaydıyla karıştır.

  •        170 derecede ısıtılmış fırında 35-40 dakika pişir.

  •        Kek hafiften ılınınca önceden hazırladığın şerbeti dök.

  •              Afiyet olsun:)

        
              not: Ben çok sevdiğim için revaniye haşhaş tohumu ekledim. (2 dolu yemek kaşığı)   ve resimde de görüldüğü gibi üzerine krem şanti dökerek servis yaptım. İsteyenler için güzel bir alternatif... 
             bir not daha: içine   rendelenmiş portakal kabuğu veya limon kabuğu ekleyince daha bir güzel oluyor. 

30 Nisan 2012 Pazartesi

ANNE SÜTÜNÜ ARTTIRAN YİYECEKLER

                            Sevgili arkadaşım Teknur bugünlerde teyze olacak olmanın heyecanını yaşıyor... Son konuşmamızda blogum için beni tebrik edip çok çok güzel şeyler söyleyerek koltuklarımı bir güzel kabarttı:)  Sonrada bana  bir görev verdi. Görevim ; anne sütünü arttıracak tarifler yayınlamaktı.
                    Teknur'cuğumun isteğini naçizane yerine getirmeye çalışacağım elbette... Ancak bu çok güzel bir fikir  olmakla beraber aslında çokta geniş bir konu. Anne sütünü arttıran tarifler adı altında bir dosya oluşturmayı daha ileri  bir zamana erteleyip,
 öncelikle  anne sütünü arttıran yiyeceklerden bahsetmek istiyorum. Bu bilgileri ansiklopedik bilgi olmaktan ziyade 3 çocuğu toplamda 4 yıl emziren ve bu eyleme hali hazırda devam eden ve her yazdığını bizzat deneyimleyen  bir anne olarak paylaşacağım.
                   Öncelikle bilmemiz gereken ilk kural anne sütünü arttıracak şey aslında bolca sıvı almaktır. Yiyecekler ise sütün kalitesini arttırmak için gerekli. Onun için yapacağımız ilk iş bol içecek alternatifi oluşturmak. Şahsen benim çokca tükettiğim ,hem sütüme hem de bağırsak problemlerime çok iyi gelen kayısı hoşafının eksik edilmemesini öneririm. Kayısıyı taze olarak kullanabileceğimiz gibi kurusundan da yapabiliriz. Bir diğer "tabiri caizse"  süt coşturucu ise incirdir. İncirin mevsimine denk gelirsek bol bol tüketmek en güzeli. Mevsimi değilse eğer yine kurusundan hazırlanacak hoşafla da aynı sonucu elde edebiliriz.
Vee beyaz üzüm... Vee dut kurusu...
                   Birde çorbalar var tabii... Mesela benim bloğumda tarifi bulunan " kışa veda çorbası"  içindeki buğday , et ve yumurta sayesinde ,süt verimini ve içeriğini olumlu etkileyebilecek bir tarif. Ya da yine buğdayla  ve  mevsimine göre ıspanak , pazı ve dereotu katılarak hazırlanacak bir yoğurt çorbası emziren annelere harika bir alternatif. Özellikle dereotu sütü en çok arttıran yiyeceklerin başında gelir. Dereotunu salatalarda da eksik etmemek gerekir. Ve bulgurun olumlu etkisinden dolayı ezogelin çorbası da iyi bir seçenek... Yalnız unutmamamız gereken şey çorbalarda veya salatalarda hem tuzu hem de limon suyunu çok az kullanmak. Çünkü ikisi de anne sütünü azaltıcı etkiye sahip. Bu nedenle turşuda kara listede.
                   Bulgur şahsen en çok faydasını gördüğüm yiyeceklerin  başında gelir. Özellikle bulgur pilavı ve hoşaftan oluşan bir menü sonrası sütüm enginlere sığmaz taşardı:) Tabi bulgur pilavını bol yeşil mercimekli hazırlamak en güzeli. Böylece protein açısından zengin hale getirmiş oluruz. Ve bütün yemeklerin yanına mevsim sebzelerinden oluşan bol yeşillikli salataları da eksik etmemek gerekir.
                  Bu arada çayları da unutmayalım . Mesela anason çayı süte iyi geldiği gibi ,spazm çözücü , iştah arttırıcı ,hazmı kolaylaştırıcı ve sakinleştirici etkisiyle gayet iyi bir seçenek. Aynı şekilde papatya çayı ya da rezene de iyi birer alternatif.Tabi yanında ceviz , fındık , badem karmasıyla beraber. Siyah çay , ada çayı hatta çok yararlı olmasına karşı yeşil çay da emzirme döneminde tavsiye edilmeyen çaylardır.
                  Eveeet dilerim naçizane paylaştığım bu bilgiler , başta cici anne Hatice'ye ve tüm emziren annelere faydalı olur.Güzel bebekleri sağlıkla ve huzurla büyürler.Tıpkı resimdeki Asya bebek gibi:)
                 Sevgiler, selamlar....


                 
                 
                    
                   
                   
                   

24 Nisan 2012 Salı

EZO GELİN ÇORBASI

            Yapması kolay , yemesi olay...Çok klişe oldu biliyorum:)) Ama  ezo gelin çorbasını anlatacak daha özet bir cümle bulamayacağımı da biliyorum.Özet olsun istiyorum çünkü yapımı bu kadar kolay bir yemeği uzun uzun anlatarak şanına aykırı davranmak istemiyorum...
Veee tarife geçiyorum....
        
çorba




        malzemeler:

  •        1 çay bardağı kırmızı mercimek
  •        yarım çay bardağı pirinç
  •        yarım çay bardağı yeşil mercimek
  •       yarım çay bardağı pilavlık bulgur
  •       1 orta boy kuru soğan
  •       2 diş sarımsak
  •       2 yemek kaşığı sıvı yağ veya tereyağı
  •       1 yemek kaşığı salça
  •       8 bardak tercihen et suyu
  •       nane -pul biber



      yapılışı:

  •       Kızdırdığın yağa minik doğranmış soğanları ekleyip kavur.Soğanların kavrulmasına yakın sarımsakları da ekle.
  •       Salçayı da ekleyip kavurmaya devam et.
  •       Daha sonra yıkanıp süzülmüş mercimekler , bulgur ve pirinci ve de et suyunu ekleyerek pişirmeye başla.
  •       Kaynayan çorbaya tuz ve baharatlarını da ekledin mi çorban içilmeye hazır demektir.
  •       Ben bu çorbayı düdüklüde pişirmeyi tercih ediyorum. Düdüklünün buharı çıkınca 15 dakika pişirip ateşi kapatarak kapağını açmadan buharın kendiliğinden dinmesini bekliyorum.Böylece kıvamı tam istediğim gibi oluyor.
  •      Verdiğim su miktarı ideal sonucu vermekle beraber bazen malzemeye ve ölçünün hafif şaşmasına bağlı olarak kıvamı hafif koyu ya da sulu kalabiliyor.Bu durumda biraz daha su eklemek ya da sulu ise kapağı açık vaziyette biraz daha pişirmek gerekiyor.
  •      Bu arada çorbanın orjinalinde yeşil mercimek yok ama ben her zaman eklerim.Böylece hem daha besleyici hem de daha lezzetli olduğuna inanıyorum.

20 Nisan 2012 Cuma

MAŞ FASULYESİ SALATASI

yemek sevgim
          doğum günü çiçeklerim , 
       yorgunluk kahvem ,
       ve bilgisayarım....
Ahmet'ciğimin çektiği bu fotoğraf karesi, geride bırakmak üzere olduğum yaşımın kayıtlı son karesidir. 
        Fotoğraftan da anlaşılacağı üzere; tembel  ve  şımarık doğum günü çocuğu modundan çıkıp ; güzel çiçeklerim  ve yorgunluk kahvem eşliğinde,  36 yaşımın son saatlerini bloguma ayırdım. Nede olsa gün içinde ziyadesiyle şımartılmıştım:))
"Daha fazla şımarmanın alemi yok , hadi görev başına Sevgi." diyerek , bugün ilk kez yediğim ve tadına doyamadığım lezzetli mi lezzetli salatanın tarifini yazmak için bilgisayar başına oturdum.
          Uzun zamandır değişik salata arayışı içerisindeydim. Kısırlar , patlıcan salataları , tavuk salataları , nohut ya da fasulye salatası...Hepsi güzel mi güzel , doyurucu mu doyurucu... Ama bir yere kadar. Öyle değil mi?:))
            Eski tatlara bağlılığımız ve muhabbetimiz her daim devam edecek tabi ama yeni tatlar için de arayışımız devam edecek...
         Ben bu arayış içerisindeyken , kendileri  Sevda tarafından pişirilmiş, tanışmamız için doğum günümü beklemekteymiş.Ve nihayet mutlu son...tanıştık...birbirimizi çoook sevdik...Ve bir daha ayrılmamaya karar verdik...
        Hadi bakalım sıra sizde . Eminim sizde tanıyınca çok seveceksiniz.(Tabi bu sözüm henüz tanışmayanlara.) Salatamızın başrolünde maş fasulyesi var. İlk kez yediğim gibi adını da ilk kez duydum. Daha çok aktarlarda satılan bu fasulye protein lif ve b vitamini zenginiymiş. Daha bir çok faydası olan bu cici fasulyeler artık mutfağımın vazgeçilmezi olacaklar.
       Neyse çok uzattım galiba. Ömür geçti de ben tarife geçemedim:))


salata , aperatif , fasulye salatası
        
         malzemeler.

  •       2 su bardağı kuru maş fasulyesi
  •       1 paket mısır konservesi
  •      3 adet kırmızı biber
  •      yarım demet maydanoz
  •     yarım demet dereotu
  •     yarım demet taze soğan
  •     tuz , sirke , nar ekşisi ,zeytinyağı



      yapılışı:
   

  •           En az 3-4 saat suda beklettiğin maş fasulyelerini süzüp , içine 1 yemek kaşığı tuz ve 2 yemek kaşığı sirke eklediğin kaynayan suya atarak 10-15 dakika haşla.Suya sirke katarak ,  fasulyelerin dağılmalarını engellemiş oluyoruz.
  •           Fasulyeleri süzüp üzerine damak tadına göre sirke , tuz , zeytinyağı ve karabiber döküp , kapağını kapatarak dinlenmeye bırak.Böylece sosu içine çekerek iyice lezzetlenecek.
  •          Bu arada biber , dereotu , maydanoz  ve taze soğanları ufak ufak doğra.İçine konserve veya haşlanmış mısırları ekle.
  •           Son olarak bütün malzemeleri buluşturup harmanla.Kolay olduğu kadar lazzetli ve besleyici salatamız hazır ve nazırdır.
  •           afiyet olsun:)

    
        Merak edenlere maş fasulyesinin çiğ hali:




15 Nisan 2012 Pazar

KIŞA VEDA ÇORBASI

                 Tamda ''hava ne kadar güzel, dışarı mı çıksam,, diye düşünürken ;bir rüzgar ,bir fırtına....Kış geri döndü sanki...Anlaşılan bu yıl soğuklar bizi terketmek istemiyor.Ben de fırsat bu fırsat diyerek hemen mutfağa girdim.Ve   nefis mi nefis çorbamdan yapmaya başladım. Bu çorbayla kışa veda edip sıcak günlere MERHABA demek istiyorum....Bu sebeple  adını  ''kışa veda çorbası" koydum.


              Aslında adını "buğday çorbası" ya da "tadı işkembe çorbasına benzeyen ama kendisi buğdaydan olma çorba" da koyabilirim.Veya " et ve buğdayın dayanılmaz  birlikteliği" .Ya da adını Feriha mı koysam:))
              
               Neyse adının ne önemi var?Biz varalım tadına...Çocuklar için besleyici mi besleyici,büyükler için şifa kaynağı ,soğuk günlerde içimizi ısıtacak enfes bir çorba....Ben bu çorbayı ve ayran çorbasını yaparken öyle 4 kişilik 6 kişilik değil ,kocaman, dolu dolu bir tencere yaparım.Hepsi de aynı gün içilir.


Bu tarifteki ölçüler ile 12 kişi rahat doyar.Ya da 6 kişi bol bol doyana kadar içer...


çorba , şifalı bir çorba










        malzemeler.



  •        2 su bardağı aşurelik buğday
  •        300 gr. kuşbaşı et ya da tek parça kemikli et
  •        4 yumurta sarısı
  •        4 diş sarımsak
  •        1 limonun suyu
  •        4 yemek kaşığı sirke
  •        pul biber
  •        2 yemek kaşığı tereyağ



       yapılışı:



  •        Tencereye yıkanmış buğday ve eti koy.Üzerine 14 su bardağı su dök.Düdüklüde 45 dakika iyice pişir.
  •        Etleri tahta kaşık yardımıyla lif lif ayır.
  •        Yumurta sarılarını iyice çırpıp içine limon suyu ezilmiş sarımsak ve sirkeyi ekleyerek karıştır.Çorbanın suyundan da ekleyerek yumuşatıp azar azar çorbaya ekle.
  •        Pişen çorbaya tuzunu da ekleyip üzerine tereyağında kızdırılmış pul biber dök.Afiyetle ye...
  •        

       







9 Nisan 2012 Pazartesi

PATLICAN SALATASI

        Geçen yaz Mukaddes ve Sevda ile beraber közleyip buzluğa kaldırdığım patlıcanların son paketini de kullanmış oldum.O kadar büyük bir kolaylık sağladı ki bana anlatamam.Bu yaz daha çok hazırlamalıyım.Çünkü patlıcan salatası ve hünkar beğendi yapmanın en kolay yolu , hazırda közlenmiş patlıcan bulundurmaktır...


soğuk salata

Daha önceden közleyip buzluğa attığım patlıcanlara tuz ,kırık ceviz, 2  diş ezilmiş sarımsak ve yeterince yoğurt ekleyerek ,5 dakikada enfes bir salata hazırladım.Üzerine tereyağında kızdırılmış toz biber ekledim.Böylece hem tadı hem de görüntüsü katmerlendi.

BUGÜN BİZDE DAVET VAR

            Yine çooook çok güzel bir gün... Hayatıma keyif katan , yaşam enerjimi arttıran canlarım, ciğerlerimle birlikte ;şen şakrak bir gün geçirdik.Tek eksiğimiz biricik Esra'mızdı.Buluşmalarımızın en hamaratı ,en neşeli şirinesi ;( hamileliği çok zorlu geçtiği için ) bugünlerde bize katılamıyor.Bu durum bizi üzüyor olmakla beraber sonunda tatlı mı tatlı ikiz bebeklere kavuşacağımızı bildiğimiz için hem seviniyor hem de sabırsızlanıyoruz...
         


            İşte davet sofram:


yemek sevgim


           menüm:




  •           ıspanaklı börek :Günün en çok iltifat toplayanı
  •           kısır: Mukaddes'ten.Herzamanki gibi şahaneydi.Diğer kısırlar başka bişey artık.
  •           şehzade sarması ya da lokumu:günün en tatlısı.
  •           patlıcan salatası:kısırla başabaş yarıştı...
  •           tavuklu cevizli börek:en çok Esma tarafından beğenildi .Mutfağın yolunu bilmeyen Esma tarif bile aldı:)
  •           kaymaklı elma tatlısı:günün en hafif tatlısı
  •           fındıklı kurabiye:üzerine en çok tartışılan kurabiye oldu:))ayrıntılar tarif eklenince ....
  •           vee pizza:çocukların kapışıp bize bırakmadığı pizzalar...


     Veeeeeeeee huzurlarınızda ıspanaklı börek:


börek , kol böreği
Bu tarif, bir annenin kızlarına miras bırakacağı cinsten...


Her ne kadar benim kızlarım ıspanak sevmiyor olsalarda .,ileride bu böreğin kıymetini anlayacaklarına ve pişirip pişirip beni anacaklarına inanıyorum...Ve tabi yakışıklı oğlum Tajdin içinde geçerli bu söylediklerim.


Eveeet gelelim tarife...


Ayyy.... Versem miii vermesem mi?


Neyse canıııım yabancı mısın (ız)....İşte tarif:


malzemeler:


  3 adet yufka
   yarım kilo ıspanak
  1 adet kuru soğan
  3-4 adet taze soğan
  1 adet kırmızı biber
  3-4 yemek kaşığı beyaz peynir
  1 çay bardağı sıvı yağ
  tuz  karabiber kırmızı toz biber kuru nane


üzerine: 1 yumurta sarısı
            1 kaşık sıvıyağ
            2-3 kaşık yoğurt


 yapılışı:




  • Önce içi hazırlayalım.önceden yıkayıp iyice kuruttuğu ıspanakları ve taze soğanları doğra.
  • İçine ince ince kıydığın kuru soğanı ve daha irice kestiğin kırmızı biberi ekle
  • Elinde ufaladığın beyaz peynirleride ekleyip damak tadına göre tuz, karabiber,kırmızı toz biber ve nane ekle.Ben her baharattan 1 -2 çay kaşığı ekliyorum.
  • Sıvı yağıda ekleyip iyice harmanla.
  • yufkaların her birini ortadan ikiye ayır.Üst üste yerleştir.
  • Yarım ay şeklindeki yufkaya, eşit orandaki yağ ve su karışımından fırçayla sür.
  • üzerine içten yeterince dök.hertarafına eşit şekilde dağıt.Ve yufkayı rulo şeklinde sar.Sonra tepsinin ortasından başlayarak yufkayı gül böreği gibi sar.
  • bütün yarım yufkaları tek tek sarıp aynı işlemle tepsiyi doldur.
  • Üzerine 1 yumurta sarısı 1 kaşık sıvıyağ ve 2 kaşık yoğurt ile hazırladığın karışımı dök.180 dereceli sıcak fırında üzeri iyice kızarana kadar pişir.Ben üzeri iyice kızarınca altını kontrol ederim.Bazen alt tarafı daha geç kızarabiliyo.O zaman çıkarıp ters yüz eder öyle pişirmeye devam ederim.Bu işlemin kolay olması için her zaman yağlı kağıt kullanırım.hem böylece tepsimde istemediğim kir ve yanıklar oluşmuyor.







6 Nisan 2012 Cuma

KEREVİZ SALATASI

salata

Bildiğimiz sıradan kereviz salatası.Malum;kerevizleri rendeleyip tuz ve limon suyu ile ovdum.1 elma rendesi ekledim.içine 3-4 kaşık mayonez ve yoğurt ile harmanladım.Üzerini kırmızı biber, nane yaprakları  ve mısırla güzelce süsledim.Böylece sıradan kereviz salatası ,sıradan olmayan sunumuyla günün gözdesi oldu...Kereviz sevmeyen kızım Ayşegül bile görünüşüne aldanıp hapur hüpür yemeye başladı.Kereviz olduğunu anladığında 3-4 kez çatallamıştı bile...Başka türlü asla kerevizi tattıramazdım...

5 Nisan 2012 Perşembe

EN GÜZEL KEK

Vallahi şahane...Geçenlerde Esma için bu kekten yaptım.O'da işyerine götürmüş.Yiyen bayılmış ,yiyen bayılmış.Ortalıkta ayık kimse kalmamış:))Valla bak.Hatta içlerinden biri benim bekar olup olmadığımı sormuşDaha ne olsun?.Ben yapamam deme...Sonuca bayılacaksın...


SEVGİ KEKİ:
yemek sevgim




malzemeler:
  • 4 yumurta
  • 4 kahve fincanı toz şeker (türk kahvesi)
  • 3    ''        ''       sıvı yağ
  • 3    ''        ''       süt
  • 5    ''        ''       un
  • 2    ''        ''       tam buğday unu (işin sırrı galiba bu unda)
  • 1 paket kabartma tozu
  • 1 paket vanilya
keyfime göre kattıklarım
 2 yemek kaşığı haşhaş
 1'er avuç ceviz veya fındık veya fıstık ya da hepsi beraber
Yapılışı:


  • Yumurtalarla şekeri iyyice çırp.Şeker tamamen erisin.
  • Yağı ,sütü ekle
  • .Unları kabartma tozu ve vanilyayı içine eleyip güzelce karıştır.Eğer tam buğday unu kullanmak istemezsen 7 fincan normal un ilede yapabilirsin.Ha bazen yumurtalar büyükse 1 fincan daha un ister.
  • haşhaşı fındığı fıstığı cevizi ekle,karıştır.
  • Yağladığın kalıba dök.170-180 derecede sıcak fırına at.35-40 dakka pişir.
  • Sevdiklerinle beraber afiyetle haaam yap...



28 Mart 2012 Çarşamba

ÇAYA DAVET

        Eski dostlarla bir araya gelmenin keyfi bir başka oluyor.Bol muhabbet bol kahkaha...Böyle güzel bir günün olmazsa olmazı elbette hoş lezzetlerin damağımızı şenlendirmesidir.İşte bunun için Mukaddes'le sabahtan girdik mutfağa.Kısa sayılacak bir zamanda gayet güzel lezzetler çıkarmayı başardık.Hemde Asya ve Elif'in türlü türlü yaramazlıkları ve bitmez tükenmez isteklerine rağmen.Yorulduk yorulmasına tabi ama sonuç güzel olunca yorgunluk falan kalmadı.Akşam olup ta dağıldığımızda; aklımızda hoş muhabbetler , damağımızda hoş lezzetler bize eşlik etmeye devam etti.

çay saati sofrası
Menümüz şöyle:
                         Peynirli tepsi böreği
                         Pırasa dolması
                         Tuzlu kek
                         Galetalı börekler
                         Bulgur köftesi
                         Közlü patlıcan salatası
                         Etimek tatlısı
                         Karamelli kurabiye (resimlerken masaya koymayı unuttuk:))




    pırasa dolması



tuzlu kek
Bu tarifi sofra dergisinden alıp yaptık ama ben çok ta beğenmedim.görüntü çok güzeldi ama kekin dokusu bence iyi olmadı.Aklımda farklı bir tarif var onu uyarlıycam.güzel olursa yazarım.


patlıcan salatası



bulgur köftesi:
Nam ı diğer fellah köftesi...Orjinalinde köfteler daha iri  ve ortasına minik bir çukurluk oluyor.Ama bence, bizim yaptığımız daha güzel.Köfte ne kadar minik , lezzet o kadar büyük...Hamurunu ise yıllardır aynı ölçüyle yaparım.Hiç şaşmaz.Ve çok kolay.Hem de öyle harıl harıl yoğurma istemiyor.tam benim gibi tembellerin işi.


Köfteleri ben ,Sevda ;Mukaddes ve Esma beraber yuvarladık.Hem çok zevkli hem de eğlenceli bir iş oldu.Bu arada en güzel köfteleri Sevda yapıyodu.Hepsi terazide tartılmış gibi aynı boy oldu.Benimkilerde idare ederdi..Mukaddes ise  muhabbetin gidişatına göre irili ufaklı köfteler yaptı.Heyecanlı konularda irileşen köfteler,Sevdanın uyarılarıyla tekrar eski formuna kavuştular:)) Esma da en çok kaytaranımızdı:))Gözümden kaçtı sanma....

bulgur köftesi kürt köftesi

malzemeler:


  • 2 su bardağı kısırlık bulgur
  • 2 su bardağı kaynar su
  • 1 yumurta
  • 6 yemek kaşığı un
  • 1 yemek kaşığı tuz
  • 1 tatlı kaşığı pul biber
  • 1 yemek kaşığı biber veya domates salçası

  • sos için:
  • 1 çay bardağı sıvıyağ
  • 1 yemek kaşığı salça
  • 3 diş sarımsak
  • 5-6 adet domates
  • tuz-karabiber
  • yarım bağ maydanoz


yapılışı:
Bulgur, tuz, pul biberi kapaklı bir kapta karıştır, üzerine 2 bardak kaynar suyu dök.kapağını sıkıca kapat.15 dakika beklet.
ılınınca içine 1 yumurta, salça  ve 6 yemek kaşığı unu dökerek hepsini güzelce yoğur.
Ve misket gibi yuvarlayarak hazırla.
kaynayan tuzlu suda ( makarna haşlar gibi) yaklaşık 10 dakika haşla.
Haşlanan köfteleri sosun içine döküp 5 dakika kısık ateşte demlendir .
Ve sıcak sıcak servis yap.Üzerine maydanoz dökmeyide unutma...
 sos:
Sıvıyağ tencerede ısınınca ezdiğin sarımsakları ve maydanozun ince ince kıyılmış saplarını ekleyip sotele.salçayıda ekle.sonra rendelediğin ya da kıydığın domatesleri, tuzu ve karabiberi de  ekleyipgüzelce pişir.pişen sosa en son köfteleri ve maydanozların kalan kısımlarını ekle.ister çay saatinde ister yemekte...




kurabiye güzeli


lokumlu kurabiye , karamel soslu kurabiye
                                                                                                                                                     
Malzemeler: hamuru için: 1 paket margarin veya tereyağı
                                          3 yemek kaşığı pudra şekeri
                                          2 yemek kaşığı mısır nişastası
                                          1/2 paket krema
                                          1 paket kabartma tozu
                                          aldığı kadar un
iç malzemesi:farklı farklı alternatifler var.hepside çok güzel oluyor ama benim favorim hurmalı olan.
seçenek 1:lokum
klasik sade lokumu ya tümden ya da dörde bölerek kullanabilirsin.şahsen ben dörde bölmeyi tercih ediyorum.çünkü tümden koyunca çok ağır oluyor.
seçenek 2:hurma ve ceviz
bence en güzeli.hurmaların çekirdeklerini çıkarıp rondoda kıy.içine kırık cevizleri ekleyip karıştır.
seçenek 3:kuru üzüm ve ceviz.
hurmalıda olduğu gibi üzümleri rondodan geçir ve cevizleri katıp karıştır.
çok daha farklı seçenekler hazırlayabilirsin .bu tamamen senin zevkine ve yaratıcılığına kalmış bişey.
karamel sosu için:1/2 paket krema
                             1 çay bardağı toz şeker
                             1 tatlı kaşığı tereyağı
1 çay bardağı toz şekeri eriterek karamelize et.üzerine yarım paket kremayı dökerek pişirmeye devam et ki şeker iyice erisin.kıvam bulunca ateşi kapetıp tereyağını ekle.iyice karıştır.karamel sos hazır.
yapılışı: çok kolay.Bütün malzemeyi karıştırıp azar azar un ilave et.yumuşak bir kıvam elde edip eline yapışmayacak hale gelince hamurun hazır demektir.hamurdan ceviz büyüklüğünde parçalar alıp yuvarla.sonra elinle bastırarak yassı hale getir.istediğin içten yeterince koyup yuvarlayarak kapat.yağlı tepsiye diz.180 dereceli sıcak fırında yaklaşık 20-25 dakika ,kurabiyeler beyaz kalacak şekilde pişir.soğuduktan sonra da karamele bi güzel batırarak üst tarafını tamamen karamelle kapla.eğer karamel sosun cıvıksa işlemi iki kez tekrarla.yani sosa bula bekle soğusun sonra tekrar bula.böylece iki kat karamel oluşacak.